while 2
bağ. 1. iken, -ken: While he was in Antalya, Hülya stayed with her mother. O Antalya´dayken Hülya annesinde kaldı. Every morning while running in the park I see one particular deer. Her sabah parkta koşarken bir geyiği görüyorum. 2. iken, -ken, -diği halde, -mekle birlikte; oysa: While what you say is true of Güven, it´s not true of Kerem. Dedikleriniz Güven için geçerli olmakla birlikte Kerem için geçerli değil. She´s a blonde, while her sister´s a brunette. O sarışın, oysa kız kardeşi esmer.